UYUŞTURUCU İLE MÜCADELE ŞURASI GENİŞ KATILIMLA GERÇEKLEŞTİ

1. Uyuşturucu ile Mücadele Şurası'na katılan Başbakan Davutoğlu, açılış konuşmasında önemli açıklamalarda bulundu. 

Ankara'da 1. Uyuşturucu ile Mücadele Şurası toplandı. Toplantıda, Başbakan Ahmet Davutoğlu ile Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu başta olmak üzere, TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Necdet Ünüvar, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç Türkiye'nin uyuşturu ile eylem planına dair bilgileri açıkladı. 

Davutoğlu, ATO Congressium'daki 1. Uyuşturucu ile Mücadele Şurası'nda yaptığı konuşmada, bazı sorunların bir mekan, nesil veya alanla sınırlı olduğunu, bir mekanla sınırlı olan sorunların çözümü için oralarda alınacak tedbirlerin yeterli olabileceğini, bir nesille sınırlı olan sorunlar için de o tarihi kesitte üretilecek çözümlerle neticeye ulaşılabileceğini ifade etti. 

Mekan aşan, belli bir alanla sınırlandırılamayan ve birçok nesli ilgilendiren sorunlarla mücadele içinse çok kapsamlı bir mücadele gerekeceğine, uyuşturucunun da böyle bir sorun olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, şu değerlendirmeleri yaptı: "Karşı karşıya kaldığımız sorun sadece ülkemize ait bir sorun değil, sadece ülkemiz içinde alınacak tedbirlerle tek başına çözülebilecek bir sorun da değil. Sınır, mekan aşıyor. Sadece bir nesille ilgili bir sorun değil. Eğer tedbir alınmazsa bir neslin aklını ve sağlığını tehdit etmekle birlikte gelecek nesillerin de akıl ve beden sağlığını tümüyle tahrip edecek özellikler taşıyor. Sadece bir alanla sınırlı değil çünkü bu sorundan beslenen uyuşturucu tacirleri üzerinde ortaya çıkan bir sektör var. O zaman çok kapsamlı bir stratejiye ihtiyaç olduğu çok aşikar. Bugün dünyada, yaklaşık 243 milyon uyuşturucu bağımlısı var ve 2012 yılında 243 bin kişi sadece uyuşturucuyla ilgili sebeplerle hayatını kaybetmiş durumda."
Türkiye'de, 15-24 yaş arasında uyuşturucuyu ilk kez deneyen nüfus oranının Avrupa'ya göre düşük olduğunu dile getiren Davutoğlu, tedbir alınmadığı ve bu konuda ciddi bir strateji belirlenmediği takdirde gelecek nesillerde çok daha yoğun problemlerin yaşanabileceğini söyledi. 



“2014’te Uyuşturucu Suçlarıyla İlgili Cezalar Artırıldı”
Bu çerçevede Türkiye'de son 12 yılda yapılan çalışmaları anlatan Davutoğlu, uluslararası sözleşmelerin kabul edildiğini ve onaylandığını, ulusal politika belirlendiğini, il uyuşturucuyla mücadele koordinasyon kurullarının oluşturulduğunu, 2008'de TBMM'de araştırma komisyonu kurulduğunu, 2014'te de uyuşturucu suçlarıyla ilgili cezaların artırıldığını anımsattı. 

“Uyuşturucu İle Mücadele Danışma Hattı Kuruyoruz”
"Uyuşturucu ile mücadele danışma hattı kuruyoruz 24 saat çalışacak" diyen Davutoğlu, "Uyuşturucu sorunu ile karşı karşıya kalan her bir vatandaşımızla ilgilenmeye kararlıyız. Bu çerçevede narkotimler önem taşıyor. Önümüzdeki haftadan itibaren narkotimler devreye girecek, 11 ilde başlamak üzere narkotimler alanda mücadelede önemli bir görev üstlenecekler. Kurumlarımızda kapasiteyi artırıyoruz. 30 Yatak kapasiteli merkezimizde 763 yatak kapasitemiz var, bunları daha da artırmaya kararlıyız. 2017'ye kadar da 20 merkezimiz daha açılacak. Bakanlar Kurulundaki toplantıda ve Sağlık Bakanlığı ile yaptığımız geniş istişarede yeni bir yapıya ihtiyaç olduğu ortaya çıktı. Yapısal bir reforma da ihtiyaç var. Bu çerçevede tam bir organik ilişki içinde altı aşamalı yeni bir çerçeve planlıyoruz" açıklamasında bulundu.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Bütün toplumumuza seslenmek istiyorum; sanmayın ki uyuşturucu meselesi sizden çok uzakta, sizin ailenize, çevrenize yaklaşamayacak bir sorundur. Her an yanı başınızda çıkabilecek bir sorunla karşı karşıya olduğumuzu bilmek durumundayız" dedi. 

“Türkiye Haritası Çıkarmak Durumundayız”
Uyuşturucunun mekan ve nesil aşan bir sorun olması nedeniyle bir süreç yönetimi gerektirdiğine, noktasal ve mekansal çalışmayla istenilen neticenin elde edilemeyeceğine vurgu yapan Başbakan Davutoğlu, süreç içerisinde tespitin önemine değindi. Sağlık Bakanlığındaki bilim insanları ve sivil toplum kuruluşlarıyla yapılan görüşmelerde Türkiye'de hala sorunun tespiti ve "fotoğraf çekme" anlamında eksiklikler olduğunun görüldüğünü aktaran Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti: "Türkiye sathında ve küresel alanda bu sorunun kapsamını, istatistiksel verilerinin sıhhatini de ele almak üzere bir değerlendirmeye tabi tutmak durumundayız. Elimizdeki istatistiksel veriler, Türkiye'de oranın yüzde 2,7 olduğunu gösteriyor. Acaba kültürel gerekçelerle bu sorunun varlığını reddeden veya istatistiklere yansımayan bir başka resim var mı? Bu konu önemlidir; eğer yüzde 2,7, Avrupa'daki yüzde 29'lara varan orana göre düşük görülür ve biz rehavete kapılırsak sorunu gerçek kapsamıyla göremezsek tedbir almakta da yetersiz kalabiliriz. Öncelikle çok ciddi bir şekilde sorunu ele alıp, alanda mahallelere kadar inecek şekilde resmini çekecek bir araştırma ve gözleme stratejisine ihtiyaç var. Onun için araştırma merkezlerinin sayısını artıracağız. Sağlık Bakanlığında ele aldığımızda bu konuda çok sınırlı faaliyet olduğunu gördük. İnşallah en kısa sürede bu çerçevedeki bilimsel çalışmaları, üniversitelerimizdeki enstitüleşmiş faaliyetleri Türkiye sathına yayarak ve özel ihtisas araştırma birimleri kurarak, sorunun bütün kapsamıyla anlaşılmasını, ortaya konmasını sağlayacağız. Bir anlamda, hoş bir tabir değil ama, Türkiye'nin uyuşturucu haritasını çıkartacağız. Keşke hiç olmasa ve haritamız hep güzellikler haritası olsa ama bir uyuşturucu haritamız da var. Gerek uyuşturucu trafiği anlamında gerekse uyuşturucunun kullanımı ve kullanım sonrasında alınması gereken rehabilitasyon tedbirleri açısından bir Türkiye haritası çıkarmak durumundayız."



“Bütün Sağlık Hizmetleri Tek Açı Altında Toplandı”
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, uyuşturucu ile mücadele etmenin büyük önem taşıdığını belirterek, illegal yapılar tarafından uyuşturucudan elde edilen gelirle, terörün finanse edildiğini söyledi.

Başbakan Yardımcısı Arınç, insanlara daha nitelikli sağlık hizmeti vermek amacıyla sağlıkta dönüşüm programını başarıyla uyguladıklarını belirterek, “Bütün sağlık hizmetleri tek açı altında toplandı. Helikopter, uçak ambulans, hizmetleri devreye sokuldu. Mevcut tesislere ilave olarak 14 ilimizde şehir hastanelerinin inşasına başlandı” diye konuştu



Türkiye'de 1 Milyonun Üzerinde Çocuk ve Genç Var
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, konuşmada, uyuşturucunun hem bireyi, hem aileyi, hem toplumu hem de insanlığı birinci derece ilgilendiren, bireyin hayatını karartan, ailenin huzurunu, mutluluğunu dağıtan, ülkenin ise sosyal dinamiklerini bozan bir konu başlığı olduğunu söyledi.

Türkiye'de 1 milyonun üzerinde çocuk ve genç olduğuna işaret eden Müezzinoğlu, gençlerin ülkenin, milletin, ailenin geleceği olduğunu söyledi. Müezzinoğlu, şunları kaydetti: Toplumsal dinamiklerimiz, tarihten getirdiğimiz kültürel miraslarımız, inanç değerlerimizle bu konuda avantajlı yönlerimiz var. Bu avantajlı yönlerimizi çok hızla ve çok güçlü şekilde, daha güçlü hale getirerek biz nesillerimizi, gençlerimizi, ailelerimizi bu beladan koruyabilmek için her türlü tedbiri çok paydaşlı olarak alabilmeliyiz. O nedenle bu Şuranın çok paydaşlılık anlamında ve toplumsal sahiplenme anlamında çok büyük önemi var, çok büyük katkısı da olacağına inanıyorum. Merkeze önce insan, önce sağlık diyen bir anlayışla Sağlık Bakanlığının koordinasyonunda yaklaşık 5 aydır yoğun bir çalışmayı değerli bakanlarımızla; Sayın Başbakanımızın Bakanlar Kurulu'ndaki sunumumuzdan sonra Sayın Başbakan Yardımcımızı görevlendirmesiyle, bu dinamiklerimizi inanıyorum ki dünyaya örnek olacak çalışma boyutuna da taşıyacağız.''

4 Başlık: Koruyucu, Önleyici, Tedavi Edici, Rehabilite Edici
Uyuşturucuyla mücadele kapsamında “koruyucu, önleyici, tedavi edici, rehabilite edici” olmak üzere 4 başlık olduğunu belirten Müezzinoğlu, “Önce korunmalıyız, sonra önlemeliyiz, ikisini birlikte götürmeliyiz, koruma ve önlemedeki kaçakları güçlü tedavi ve güçlü rehabilitasyonla da mutlaka toplumun her kesiminde bu anlamda güven duygusunu güçlü hale getirebilmeliyiz” şeklinde konuştu.

Her anne, baba, her velinin ve yetişkinin bu anlamda mücadelenin dinamiklerine güvenmesi gerektiğini ifade eden Müezzinoğlu, kendilerinin de bu güvenin gücüyle her yanlış oluşan noktada müdahaleleri güçlü yapmaları gerektiğini söyledi.
Aile hekimlerinin de bu alandaki destek eğitimlerine başlayacaklarını bildiren Müezzinoğlu, aile sağlık merkezlerinde, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının sosyal danışma uzmanlarının da her türlü desteğin verileceğini ifade etti.

Bağımlılık Poliklinikleri
Sigara poliklinikleri gibi artık bağımlılık polikliniklerinin de kendilerinin güçlü ayakları olacağını ifade eden Müezzinoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu: “Çünkü sigaraya bağımlılık, alkol bağımlılığı, uyuşturucu bağımlılığı ve korkarım ki önümüzdeki süreçte hepimize teknoloji bağımlılığı gibi bir problemi de gelmek üzere. Dolayısıyla bağımlılık poliklinikleri güçlü bir hale taşıyabilecek sonra da psikiyatri servisi olan tüm hastanelerimizde diğer hastalıklarımızda nasıl tedaviyi hemen servislerde yapabiliyorsak, buralarda da onları ilk andan itibaren güçlü bağımlılığa dönmeden onları koruyucu ve kurtarıcı tedavileri yapmalarını hedefliyoruz. Bütün hedefimiz AMATEM ve ÇEMATEM sürecine gelmeden kitleleri veya bu anlamdaki insanımızı erken yakalayabilmek ve bu beladan kurtarabilmek.”

Müezzinoğu, tüm sivil toplum örgütlerinin, akademisyenlerin destekleri ile bu süreci başarı ile yürüteceklerine inandıklarını belirten Müezzinoğlu, dünyaya örnek bir çalışmayı da el birliğiyle başaracaklarını sözlerine ekledi.



Türkiye İki Açıdan Risk Altında
TBMM Sağlık, Aile Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Necdet Ünüvar da uyuşturucu madde kullanımının toplumun huzurunu, güvenliğini bozan çok önemli bir sorun olduğunu belirterek, uyuşturucuyla mücadele konusunun çok boyutlu yürütülmesi gerektiğini, hükümetin de uyuşturucuyla mücadeleyi çok önemsediğini söyledi.
Türkiye'nin iki açıdan risk altında olduğuna dikkati çeken Ünüvar, uyuşturucu kullanan kişilerin çoğunluğunu 30 yaş altındaki insanların oluştuğunu, ülke nüfusunun da büyük kısmının 30 yaşın altında olduğunu, ülkelerarası geçiş anlamında Balkan rotasının Türkiye üzerinden geçtiğini kaydetti.
Ünüvar, 2 bine yakın katılımcının olduğu Şurada, yaklaşık 600 katılımcının yer aldığı 15 ayrı çalıştay yapılacağını sözlerine ekledi.

Etiketler: .

Yorum Yaz